SAYFA 64 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
A) Aşağıdaki cümlelerin sonuna yargılar doğru ise “D”, yanlış ise “Y” yazınız.
• Metinlerde işlenen tema sınırlandırılarak ve somutlaştırılarak konu hâline getirilir. ( D )
• Tema; bağlam, kişi, zaman, ifade ve anlatım biçimiyle sınırlandırıldığında somutlaşır. ( D)
• Konu sınırlaması yapılmadan planlı bir metin oluşturulamaz. ( D)
• Tema, iletişim öğelerinin sunduğu imkânlara göre de sınırlandırılır.( D)
B) Aşağıdaki çoktan seçmeli sorularda doğru seçeneği işaretleyiniz.
1. Sanatta kelimenin tam anlamıyla yeni bir şey yoktur. Hiçbir sanatçı kendinden önce var olmayan bir sanat yaratamamış. Hiçbir güzelliği yoktan var etmemiştir. Doğada olduğu gibi sanatta da hiçbir şey kaybolmaz ve hiçbir şey yoktan yaratılmaz. Sanatta buluş bir yenileştirme, bir değişmedir. Sanatların tarihinde görüyoruz ki her sanat bir yandan kendi geçmişine, öte yandan başka sanatlara bağlıdır. Başka türlü söylemek gerekirse biri derinliğine, öteki genişliğine iki ilişki zincirinin ortasındadır. Sanatta yenileşme dediğimiz şey ya geçmişin bugüne karışmasıyla ya bir sanatın öbür sanatlarla ilişkiye girmesiyle oluyor.
Bu metinde üzerinde durulan konu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sanatın yararları
B) Sanatın gelişimi
C) Sanat ve gerçeklik
D) Sanat ve estetik
E) Sanat ve gelenek
2. Aşağıdaki konulardan hangisi sınırlandırılmamıştır?
A) Yaparak öğrenmenin önemi
B) İlk öğretmenim
C) En sevdiğim ders
D) Eğitim
E) Eğitimci Atatürk
3.
I. Bir elin nesi var iki elin sesi var.
II. Yalnız taş duvar olmaz.
Yukarıdaki atasözlerinin konusu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Dayanışma
B) Çokluk
C) İlişki
D) Ortaklık
E) Kalabalık
C) Aşağıdaki soruları cevaplayınız.
1. Anlatımda konunun niçin sınırlandırıldığını açıklayınız.
Anlatımda konunu sınırlandırılmasının amacı verilmek istenen mesajın daha iyi anlatılabilmesi konunun daha açık bir ve özlü bir şekilde oraya konulması içindir.
2. Tiyatro……………>Türk Tiyatrosu…………..>Meddah
2. Tiyatro konusunu genelden özele doğru üç basamakta sınırlandırınız.
Tiyatro -……> Türk tiyatrosu -....> Tanzimat döneminde tiyatro
3. Kimler şiir yazmıyor ki: Aşk gençliğinden en geçkin yaş sınırında bekleyenlere kadar. Yazın, ölçü, uyak, nazım birimi, nazım şekli, kompozisyon aramaksızın. Neredeyse şöyle demek zorundayım: Nazım bitti, şiir dolu. Her gönlün değer yitirmez aslanı bu. Oysa her şiirin bir işçiliği vardır. Ustanın çekici bin altın. Benim inandığım doğru ise herkesin başkasından önce eserini vazgeçemeyecek biçimde kendisine beğendirme görevidir.
Yukarıdaki paragrafın konusu nedir?
3.Herkesin şiir yazabileceği, ancak gerçek şiirin usta şairler tarafından yazılabileceği
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder